İnsanın varoluşu, yalnızca bireysel anlamda değil, toplumsal yapının en temel taşlarından biri olan gençlikle anlam kazanır. Gençlik, toplumların geleceği, tarihin taşıyıcısı ve insanlığın yeniden doğuşunun teminatıdır. Ancak bugün baktığımızda, ne yazık ki gençlik, yalnızca sorunları konuşulan, analiz edilen ve teorik kalıplara sıkıştırılan bir kavram haline gelmiş durumda. Halbuki gençlik, bir laboratuvar nesnesi değildir; yaşamın içinde var olan, değişken, dinamik ve karmaşık bir süreçtir.
Gençliğin sadece sorunları üzerinden değil, potansiyeli, yetenekleri ve geleceğe dair umutları üzerinden konuşulması gerekir. Bu yazıda, gençliği anlamanın ve doğru yönlendirmenin yollarını keşfetmeye çalışacağız. Etrafımızda gördüğümüz gençlik çalışmaları neden istenen sonuca ulaşmıyor? Gençliğin hayatında kalıcı ve olumlu değişiklikler yapmak için ne yapmalıyız? İşte bu sorulara yanıt ararken, gençliğin dünyasına daha derin bir bakış atacağız.
Gençlik-Dinamik Bir Yapının Keşfi
Gençlik, hayatın en hareketli ve en karmaşık dönemlerinden biridir. Bir fizikçinin laboratuvarda incelediği maddeler gibi sabit kurallara tabi değildir. Gençliğin en büyük özelliği, değişime açık ve hareketli bir yapıya sahip olmasıdır. Onun karmaşıklığı, bir yandan anlaşılması zor bir yapıyı barındırırken, diğer yandan sadeliğiyle dikkat çeker. Gençlik, sürekli değişen bir denklemdir. Nerede, ne zaman ve nasıl bir davranış sergileyeceğini kestirmek zor olabilir. Ancak bu dinamizm, aynı zamanda onun en büyük gücüdür.
Gençliği anlamak için sadece akademik analizler ve sosyolojik veriler yeterli değildir. Onun ruhunu, enerjisini ve potansiyelini keşfetmek için daha derin bir bakış açısına ihtiyaç vardır. Gençlik, hayatın içinden gelen deneyimlerle ve değerlerle şekillenir. Onun için kalıplara sığdırılamayacak kadar geniş bir dünyadır. Gençliği anlamak için, hayatın doğasına uygun bir yaklaşım geliştirmek gerekir.
İdeolojik Saplantılar ve Gerçek Hayat
Toplumlar, gençliği şekillendirmek için ideolojik kalıpları ve saplantıları birer araç olarak kullanır. Ancak bu saplantılar, gençliği dar kalıplar içine sokar ve onun özgürce kendini ifade etmesine engel olur. Her birey, kendi yeteneklerini ve potansiyelini keşfetme hakkına sahiptir. Ancak birçok genç, ailelerinin ve toplumun dayatmalarıyla karşı karşıya kalır. Bu dayatmalar, gençlerin kendi dünyalarında çatışmalar yaşamalarına neden olur.
Birçok ebeveyn, çocuklarını kendi ideolojik görüşlerine ve hayat anlayışlarına göre şekillendirmeye çalışır. Ancak gençler, kendi yeteneklerini ve potansiyellerini keşfetmek ister. Bu nedenle, gençleri anlamak ve onların dünyasına girebilmek için önce bu ideolojik saplantılardan kurtulmak gerekir. Gençliği yönlendirmek, ona doğru bir rehberlik sunmak demektir. Bu rehberlik, merhametle, sevgiyle ve kuşatıcı bir anlayışla yapılmalıdır. Aksi takdirde, gençler kendi iç dünyalarında çatışmalar yaşar ve toplumla uyum sağlamakta zorlanır.
Gençliği Anlamak-Bir İletişim Meselesi
Gençlikle sağlıklı bir iletişim kurmak, onu anlamanın ilk adımıdır. Gençlik, hayatın en enerjik dönemidir ve bu enerjiyi doğru yönlendirebilmek, hem bireysel hem de toplumsal anlamda büyük bir kazanım sağlar. Ancak gençlikle iletişim kurarken, onları birer "masal kahramanı" gibi görmekten vazgeçmeliyiz. Gençler, gerçek dünyada yaşayan bireylerdir ve onların hayatı da gerçek sorunlarla doludur.
Gençliği anlamak için empati kurmak, onların dünyasına girmek ve hayatın içinden gelen deneyimlerle onları kuşatmak gerekir. Bu süreçte, gençlerin kendi yeteneklerini ve potansiyellerini keşfetmelerine olanak tanımak önemlidir. Gençler, kendi hayatlarına kaptan olabilme yeteneğine sahip olmalıdırlar. Bu noktada, onlara sadece yön göstermek değil, aynı zamanda kendi yollarını bulmalarına da yardımcı olmak gerekir.
Bir Gençlik Manifestosu-Kendi Yolunu Bulmak
Gençlik, toplumların geleceğini şekillendiren en önemli güçtür. Ancak bu gücü doğru kullanmak için gençlere fırsat tanınmalı, onları özgürce ifade edebilecekleri bir ortam yaratılmalıdır. Gençlik, bir masal kahramanı değildir; o, gerçek dünyada yaşayan, kendi sorunları ve hayalleri olan bir bireydir. Gençleri, sadece teorik bilgilerle değil, gerçek hayat deneyimleriyle kuşatmak gerekir.
Gençlik, hayatın dinamik ve karmaşık bir dönemi olduğu kadar, aynı zamanda bir fırsatlar dönemidir. Gençler, hayatın sunduğu bu fırsatları keşfetmeli ve kendi yollarını bulmalıdır. Bu süreçte onlara rehberlik etmek, onların potansiyellerini ortaya çıkarmalarına yardımcı olmak büyük bir sorumluluktur.
Gençlik ve Toplumun Geleceği
Sonuç olarak, gençlik, toplumların en değerli kaynağıdır. Onları anlamak ve doğru yönlendirmek, sadece bireysel bir başarı değil, toplumsal bir görevdir. Gençliği bir laboratuvar nesnesi gibi görmekten vazgeçip, onların dinamizmini ve potansiyelini keşfetmek gerekir. Gençler, hayatın içinde var olan, kendi yollarını bulmaya çalışan bireylerdir. Bu nedenle, onlara fırsatlar sunmalı, onları sevgi ve merhametle kuşatmalı ve geleceğe dair umutlarını yeşertmeliyiz.
Gençlik, geleceğin mimarıdır ve bu mimarlık, onların kendi potansiyellerini keşfetmeleriyle mümkün olur. Toplumların geleceği, gençlerin ellerindedir ve bu geleceği inşa etmek için gençliği anlamak ve onlara rehberlik etmek büyük bir sorumluluktur.
Erol KEKEÇ/2018-Eylül/Namazgah/İST
Yorumlar
Yorum Gönder