Kayıtlar

Belirsizlik Korkusu

Resim
Geleceğe dair belirsizlikler beni korkutuyor. Ne yapacağımı, nereye gideceğimi bilmiyorum. İleride ne olacağını düşündükçe endişeleniyorum ve bu belirsizlik beni rahatsız ediyor. Geleceğe dair belirsizlikler, insanın iç dünyasında derin korkular uyandırabilen bir duygudur. Her insanın hayatında, gelecek hakkında belirsizliklerle karşılaşması kaçınılmazdır. Ancak, bu belirsizlikler bazen insanı derin bir endişe ve korku içine sürükleyebilir. Geleceğin belirsizliği, insanı korkutur çünkü bilinmeyen bir yolculuğa çıkacakları bir maceranın içine sürüklenirler. Hayatları boyunca yapacakları seçimlerin sonuçlarıyla yüzleşeceklerdir ve bu seçimlerin nereye götüreceğini bilemezler. Bu belirsizlik, insanın kontrol hissini kaybetmesine ve kendi kaderini belirleyememe endişesine neden olabilir. Ne yapacaklarını, nereye gideceklerini bilmedikleri için, insanlar geleceğe dair endişelenirler. Hayatlarında hangi yolu izleyeceklerini, hangi hedeflere ulaşacaklarını bilemezler ve bu belirsizlik o

Karanlıktan Aydınlığa-Kendine Güvenin Yolculuğu

Resim
  Herkesin içinde yalnız hissettiğim birçok an var. Kalabalıklar arasında bile, içimdeki boşluğu dolduramıyorum. Arkadaşlarım var gibi görünüyor ama gerçekte yalnızım. Bu his, zaman zaman beni boğuyor. Yalnızlık hissiyle boğuşmak, insanın iç dünyasında derin yaralar açabilen bir duygudur. Herkesin içinde, bir şekilde, yalnızlık hissettiği anlar olabilir. Ancak, bu his bazen o kadar baskıcı olur ki, insanı adeta boğar. Kalabalıklar arasında olmak, dışarıdan bakıldığında insanın yalnız olmadığı izlenimini verir. Ancak, içeride, ruhun derinliklerinde, bir boşluk hissiyle doludur. Arkadaşlarla çevrili olmak, günlük aktivitelerle meşgul olmak, sosyal etkinliklere katılmak gibi görünen şeyler, gerçekte bu yalnızlık hissini dindiremez. Bu yalnızlık hissi, zaman zaman insanı adeta boğar. Göğsünüzde ağırlık hissedersiniz, nefes almakta zorlanırsınız. O anlarda, çevrenizdeki her şey donuklaşır, renkler soluklaşır, sesler uzaklaşır. İçinizdeki boşluk, sizi tüketir. Arkadaşlarınızla birl

Güçlü Olmanın ve Ayakta Kalmanın Sırrı

Resim
Hayat, bir sahneden fazlasıdır. Sadece mücadele etmek değil, mücadeleden öğrenmek, güçlenmek, her engelde yeniden doğmaktır. Bu, insanların en sık unuttuğu ya da göz ardı ettiği bir gerçektir. Çünkü hayatın içinde olduğumuzda, en zorlu anlarda, kimi zaman yoruluyor, kimi zaman vazgeçmek istiyoruz. Oysa her bir engel, yalnızca geçici bir durak; her bir düşüş, yeniden ayağa kalkmak için bir davet. Her sabah yeni bir fırsattır. Her gün, hedeflerimize bir adım daha yaklaşmak için elimizde bir şanstır. Ancak bu şansı değerlendirebilmek için inançla, azimle, kararlılıkla yola devam etmek gerekir. Pes etmemek, yalnızca güçlü kalmakla değil, aynı zamanda hayata dirençle bağlanmakla ilgilidir. Güçlü kalabilmek, zorlukları kabul etmekle, her düşüşten bir ders çıkarmakla ve her seferinde daha güçlü bir şekilde ayağa kalkmakla mümkündür. Her engelde durakladığında, aslında kendine bir anlık bir hediye veriyorsun. Bu duraklama, bir nefes alma, bir gözden geçirme, bir değerlendirme sürecidir. Yolun

Küresel Kapitalizmin Demir Kafesi-Toplumsal Değerlerin Erozyonu ve Bireysel Yalnızlaşma

Resim
Küresel Kapitalizmin Sağmal İnekleri Olmuş Yaşamlar Küresel kapitalizm, modern dünyanın ekonomik yapısını belirleyen en önemli güçlerden biridir. Kapitalist sistem, kâr ve rekabet üzerine kuruludur ve bireylerin, toplumların değer yargılarını değiştirme potansiyeline sahiptir. Kapitalist ekonomi, bireysel kazancı ön planda tutar ve bu yaklaşım, yaşamların maddi değerlere bağımlı hale gelmesine neden olur. Kapitalizmde bireyler, üretimin ve tüketimin merkezine yerleştirilir, ancak bu döngü içerisinde duygusal ve manevi yönler göz ardı edilir. Bu bağlamda, sağmal inek metaforu çok anlamlıdır. Sağmal inekler, sürekli olarak süt sağmak için kullanılan varlıklardır. Onlar, ancak üretken oldukları sürece değerlidir. Kapitalist sistemde de bireyler, üretken oldukları ve tüketim döngüsüne katkıda bulundukları sürece değer kazanırlar. Ancak bu üretkenlik, insanın fiziksel ve zihinsel kaynaklarını tüketir. Sürekli bir performans ve verimlilik baskısı altındaki bireyler, bu döngüde kendilerini k

Nerede Ne Zaman Hangi Gençlik

Resim
İnsanın varoluşu, yalnızca bireysel anlamda değil, toplumsal yapının en temel taşlarından biri olan gençlikle anlam kazanır. Gençlik, toplumların geleceği, tarihin taşıyıcısı ve insanlığın yeniden doğuşunun teminatıdır. Ancak bugün baktığımızda, ne yazık ki gençlik, yalnızca sorunları konuşulan, analiz edilen ve teorik kalıplara sıkıştırılan bir kavram haline gelmiş durumda. Halbuki gençlik, bir laboratuvar nesnesi değildir; yaşamın içinde var olan, değişken, dinamik ve karmaşık bir süreçtir. Gençliğin sadece sorunları üzerinden değil, potansiyeli, yetenekleri ve geleceğe dair umutları üzerinden konuşulması gerekir. Bu yazıda, gençliği anlamanın ve doğru yönlendirmenin yollarını keşfetmeye çalışacağız. Etrafımızda gördüğümüz gençlik çalışmaları neden istenen sonuca ulaşmıyor? Gençliğin hayatında kalıcı ve olumlu değişiklikler yapmak için ne yapmalıyız? İşte bu sorulara yanıt ararken, gençliğin dünyasına daha derin bir bakış atacağız. Gençlik-Dinamik Bir Yapının Keşfi Gençlik, hayatın e

Küreselleşmenin Gölgesinde Aile-Dağılan Bağlar ve Toplumsal Erozyon

Resim
   Aile yapısı, bir toplumun en temel ve vazgeçilmez unsurudur. Ancak bugün, ne yazık ki ülkemizde aile kurumu, küresel ve yerel etkiler karşısında ciddi bir sarsıntı yaşamaktadır. Değişen dünya düzeni, medya programları ve sosyal normlar, geleneksel aile yapımızı zayıflatarak aile değerlerine karşı tutarsızlık ve duyarsızlık oluşmasına neden olmaktadır. Toplumun temel taşı olan aileler, bu süreçte büyük bir erozyon ve dejenerasyonla karşı karşıya kalmış durumdadır. Gelin bu meseleye derinlemesine bir bakış atalım ve yaşanan sorunları, bilimsel temellendirmelerle birlikte çözüm önerileri sunarak ele alalım. Aile Yapısının Değişimi-Küreselleşme ve Medyanın Etkisi Küreselleşmenin etkisi, yalnızca ekonomik ya da siyasi alanlarda değil, kültürel ve sosyal hayatta da kendini göstermektedir. Medya, bu süreçte en önemli aktörlerden biri haline gelmiştir. Ulusal medya kanalları, küresel planların bir parçası olarak hareket etmekte ve aile yaşamını doğrudan hedef almaktadır. Televizyon programl

KÜRESEL KÜLTÜR VE” Z” NESLİ

Resim
Küresel kültürün, ulusal ve bölgesel kültürleri yuttuğu dönemi yaşamaktayız. Bu gücün etkisini hissettirdiği dönemin bu günler olması, sadece bu dönemle sınırlı bir geçmişinin olduğu anlamına gelmesin…Küresel kültür Modernizmle baskın olmaya başlayan ama dijital çağla zirveye oturmuş bir yapıdır. Küresel kültür, ulusal milli devletler içinde kendisini temsil eden ve kendi genlerini taşıyan yeni kültür biçimleri oluşturmasına rağmen, bu külttürler ne yazık ki, ulusların kendi kültürü gibi sahiplenilmiş ve sindirilmesi de o oranda kolay olmuştur. Dünya son 50 yılda küresel bir köye dönüştü ve bu köyün de eli sopalı bir çobanı ortaya çıktı. Bu çobanın görevi, patronlarının kendisine verdiği görevi en iyi şekilde yerine getirme üzerine kuruludur. Çoban Küresel emperyalizmi temsilen dünyanın her köşesine giderken kendi meşruiyetini kendisi onaylayarak hareket eder. Başkalarının onun oralarda olmasının meşruiyetini sorgulaması hiç de önemli değildir. Yani küresel emperyalizm tam bir kültü